
Harnup
Keçi boynuzu olarak da bilinen harnup, aynı isimli ağaçtan gelen bir baklagildir. Tohumları doğal şeker, protein ve mineraller (kalsiyum, silika, demir ve fosfor) yönünden yüksek içeriğe sahiptir.
Harnup meyvesi yüksek şeker (% 48-56) ve lif oranı ile düşük yağ ve alkaloid oranı ile bilinmektedir.
Harnup ağacı
Harnup ağacının bilimsel adı, Ceratonia Siliqua L. Yunanca ‘Kera’ kelimesi ile Latince ‘Siliqu’ kelimesinin birleşiminden gelmektedir. ‘Kera’ harnup meyvesinin keratomorphic şekline, ‘Siliqua’ ise harnup meyvesinin sertliğine ve şekline dayanmaktadır. Harnup ağacı yoğunlukla birçok akdeniz ülkesinin ılıman ve kuru iklim şartlarına sahip bölgelerinde yetişmektedir.
Dünyanın en büyük harnup üreten ülkeleri sırasıyla İspanya, İtalya, Portekiz, Fas, Türkiye, Yunanistan, Kıbrıs ve Lübnan olarak sıralanmaktadır.
Kıbrıs'ta Yetişen Harnup Türleri
Kıbrıs’ta üç ana harnup çeşidi bulunmaktadır: “Tylliria”, “Koundourka” ve “Koumbota”.
Tylliria
Köken: Kıbrıs
Yetişme Alanı: Ada genelinde yaygın olarak yetiştirilir, Kıbrıs’ta yetiştirilen ana çeşittir.
Ağaç: Güçlü ve dik büyüme alışkanlığına sahip, kızıl renkli sürgünleri ve büyük yaprakları vardır.
Meyveler: 15-17 cm uzunluğunda, hafif kıvrımlı, kızıldan kahverengi renkte, genişlik 2-2,5 cm, kalınlık 1-1,2 cm. Et kısmı %51 şeker içerir.
Koundourka
Köken: Kıbrıs
Yetişme Alanı: Kıbrıs’ın Karpaz yarımadası
Ağaç: Orta büyüklükte, aşağı doğru sarkan bir büyüme alışkanlığına sahip
Meyveler: Koyu kahverengi, genellikle düz ve nispeten kısa (yaklaşık 13 cm). Et kısmı %50 şeker içerir.
Koumbota
Köken: Kıbrıs
Yetişme Alanı: Kıbrıs’ın Karpaz Yarımadası
Meyveler: Koyu kahverengi ve uzun (yaklaşık 20 cm) ve dar tarafa doğru kıvrılan bir yapıya sahiptir. Tohumların işaret ettiği yöne doğru olan taraf, diğer tarafından daha kalındır. Et kısmı %53 şeker içerir.
Kıbrıs’ta Harnubun Tarihi

Ortaçağ’dan Günümüze Harnup
Kıbrıs’tan yapılan harnup ihracatıyla ilgili ilk bilgiler, ortaçağı ziyaret eden gezginlerin aktardıklarına dayanmaktadır. Başlangıçta Kıbrıs’a uğrayan gemiler sadece yolcu taşırken 1480 yılından itibaren Kıbrıs’tan aldıkları pamuk, tuz ve harnup ürünlerini ülkelerine götürmeye başladılar. Bu dönemde Kıbrıs ürünleri Venedik ve Cenevizli tüccarlar tarafından yurtdışında pazarlanmaktaydı.
Kıbrıs’ta Osmanlı Dönemi’nde Harnup
Venedik döneminde başlayan harnup ihracatı Osmanlı döneminde de devam etmiştir. Osmanlı İdaresi, 16. yüzyılda pamuk, ipek, şarap, zeytinyağı, tahıl ve harnup gibi ürünlere düşük ücret uygulaması yaparak, Venedik, İngiliz, Fransız ve Hollandalı tüccarların Kıbrıs ürünlerine ilgi göstermesine yol açmıştır.
Osmanlı döneminde, herhangi bir tapulu arazide bulunan yabani bir harnup (veya zeytin) ağacını aşılayan, bakımını yapan ve ilk ürünü toplayan kişi, o ağacın yasal sahibi olarak kabul edilirdi. Eğer arazinin sahibi, ağacın aşılama ve bakım masraflarını ödemeyi reddederse, ağacın sahipliği öncelik kaybederdi. Bu tür durumlarda ağacın yasal sahibi olarak kabul edilen kişi, kendi ismini ağacın gövdesine kazır ve devlet tarafından ağacın meyveleri kendisine verilirdi.
(Kaynak: Adres Dergisi, Geçmişe Yolculuk Kıbrıs’ın Kara Altın’ı: Harnıp, 1 Ocak 2011, Yazar: Tuncer Bağışkan, Arkeolog)

İngiliz Döneminde İnşa Edilen Harnup Ambarları:
Deniz kenarındaki eski harnup ambarları, yamaçlara dayanacak şekilde inşa edilmiştir. Eğimli çatıları, kemerler veya taş veya ahşap sütunlarla taşınmaktadır. Hayvanlar veya arabalarla getirilen harnuplar, ambarın arkasındaki kapılardan içeri boşaltılıp torbalara doldurulur ve ihracata hazır hale getirilirdi. Yabancı bandıralı büyük yük gemileri, limanlara yanaşamadıklarından dolayı derin sulara demir atardı. Harnup dolu torbalar, yanlarına yanaşan teknelerle gemilere taşınırdı. Bu tür taşımacılık, Ortaçağ’dan Osmanlı dönemine ve İngiliz dönemine kadar devam etmiştir.
(Kaynak: Adres Dergisi, Geçmişe Yolculuk Kıbrıs’ın Kara Altın’ı: Harnıp, 1 Ocak 2011, Yazar: Tuncer Bağışkan, Arkeolog)

Girne Limanı’ndan Harnup İhracatı:
Girneli Ioannis Evangelidis (1817-1897), 19. yüzyılın başlarında Karpaz’dan başlayarak Kormacit’e kadar yürüdü ve köylülere burada harnup ekmelerini ve ürünlerini kendisine satmalarını önerdi.
Daha sonra Evangelidis’in damadı Christodoulos Severis, işleri büyüterek gemiler inşa ettirdi ve ilk kez eski İzmir olarak bilinen Symirina’ya harnup ihracatına başladı.
Christodoulos Severis’in 1901 yılında ölümünden sonra oğlu Demosthenis Severis, harnup ihracatını sürdürdü. Mevcut ambarların yanı sıra yeni harnup ambarları inşa etti ve gemilerin sahile demirlemesi için Dome Hotel ile Kordon Boyu arasına uzanan iskeleler yaptı. 1917 ile 1928 yılları arasında, Girne limanından sandallara yüklenen torbalardaki harnuplar, ay şeklindeki limanın karşısındaki derin sularda demirleyen büyük tonajlı ticaret gemilerine taşınırdı.
(Kaynak: Adres Dergisi, Geçmişe Yolculuk Kıbrıs’ın Kara Altın’ı: Harnıp, 1 Ocak 2011, Yazar: Tuncer Bağışkan, Arkeolog)

Harnup ve sağlık
Yapılan birçok çalışma harnubun ve harnup ürünlerinin insan sağlığı üzerindeki olumlu etkisini göstermektedir. Harnubun içerdiği çözünmez posa, polifenoller ve taninler ile sağlığa olumlu etkileri bulunur.
Antioksidan özelliğiyle de kalp-damar sağlığına yarar sağlar. Kan kolesterol düzeyinin normalin üzerinde olduğu durumda düzenli olarak harnup unu tüketilmesi üzerine yapılan bir çalışmada, kan kolesterol düzeyi ve LDL kolesterolü (kötü kolesterol) üzerine olumlu sonuçlar elde edildi. Yapılan çalışmalar ayrıca kalp-damar hastalığı riski taşıyan kişilerde koruyucu ve tedavi edici olarak kullanılabildiğini gösterir. LDL kolesterol ve total kolesterolü düşürmeye yardımcı olduğundan dolayı hiperlipideminin azalmasını sağlar, kanı temizleme özelliği bulunur ve damar tıkanıklığı riskini azaltır.
Potasyum, kalsiyum, sodyum, magnezyum ve demir minerallerinden zengin olan harnubun, toplam posa miktarı yüksek. Çözünür ve çözünmez posa içeriği dışında iyi bir kalsiyum kaynağı olarak özellikle kadınlar ve çocuklar tarafından tüketilmesi daha da önem taşır. Kadınların ilerleyen yaşlarda kemiklerinde kalsiyum kaybı olduğu için osteoporoza (kemik erimesi) karşı önlem alınmasını sağlayan harnup, çocukların kemik gelişiminde de kalsiyum depolarını doldurmaya yarar.
İçeriğinde bulunan çözünmez posa, bağırsak ve sindirim sistemine de olumlu etkiler sağlar. Vücuttaki suyun tutulmasını sağlayarak bağırsak içinde besinlerin hareket etmesine yardımcı olur. Sindirilemez bir özelliği olması nedeniyle bağırsakların süpürgesi görevini görür, dışkıya yumuşatarak hacim kazandırır. Böylece kabızlığı önler.
Harnup önemli miktarda yoğunlaştırılmış tanen içerir. Suda çözünebilen bu polifenoller, kanser ve diğer ciddi hastalıklarla savaşmaya yardımcı olabilecek antikanserojenik ve antimutajenik özelliklere sahiptir.
Harnup ayrıca balgam söktürücü özelliği ile öksürük tedavisinde kullanılır. Akciğerleri temizler, sigaranın yarattığı hasarı azaltmaya çalışır. Alerjik hastalıklara, astım ve bronşite iyi gelir.
Şeker içeriği yüksek bir gıda olan harnup, içerdiği yüksek miktarda suda çözünmeyen diyet lifi dolayısıyla glisemik indeksi düşük gıdalar sınıfında yer alır. Bu nedenle diyabeti ve insülin direnci olan kişiler porsiyon kontrolü sağlayarak tüketebilirler.

